Eğitimcilerin yeni modelle ilgili görüşleri özetle şöyle:
Özel Okullar Birliği Derneği Başkanı Cem Gülan: Ciddi problemler yaşanacak
“Bakanımızın açıklamasıyla SBS’yi ikiye böldük.Yarısı aralıkta, yarısı nisanda yapılacak. Ayrıca ‘sınavı bir saatte değil 2 günde gerçekleştireceğiz’ demek oluyor. Bu modelin SBS’ye göre dahasorunlu bir sistem olacağını düşünüyorum. Sınavodaklı bir eğitim şekline dönüşecek ve farklıgüvenlik eksiklikleri ortaya çıkacak . Bir kere Türkiye’nin her yerinde aynı müfredatı uygulamak mümkün değil. Bu durumda eşitsizlik nasıl ortadankaldırılacak? Bu sistemle öğrenciler daha çok özel derslere yönlenecek. Öğrencinin, velinin ve öğretmeninbir yıl boyunca sınav odaklı çalışacağı bir hal alacak. Biz özel okullar olarak sınavımızı kendimiz yapmak istiyoruz. Ancak bakanımızın açıklamalarına göre özel okullara özel bir sınav yapma hakkı yok. Biz yine kendilerinden randevu alarak bu durumu ileteceğiz. Zaman içinde de sistemin doğruları, yanlışları görülecektir. Ama çok ciddi problemler de yaşanacağa benziyor.”
Türk Eğitim Derneği Başkanı Selçuk Pehlivanoğlu: Sistem eşitsizliği kaldırmayacak
“Sınav odaklı sistemin, okula yoğunlaşacağı söylendi ancak açıklanan detaylarda bunları göremiyoruz. Değişen hiçbir şey olmadığını ve bu sistemle daha da geriye gidileceğini düşünüyorum. Sınavları ‘sıralama’ değil, ‘ölçme’ mantığıyla yapmalıyız. Çünkü sıralama sınavları çok büyük adaletsizlikler içeriyor. Yapılacak merkezi sınavlar, kapatılacağı iddia edilen dershaneleri daha da körüklüyor. Telafi sınavlarınında çok iyi planlanması gerekiyor. Eşitsizliği ortadan kaldıracak çözüm önerileri ortada yok.”
Yönetim Bilimi Uzmanı Doğan Ceylan: Sınav kaygısı artacak
“Öğrencilerin
3 yıl boyunca sınav stresi yaşayacağını düşünüyorum. Dershanelerin
kapatılması ile de ters tepki oluşacak. Hem ‘öğrencileri sınavlardan
uzaklaştıralım’ diyoruz hem de sınavların sayısını artırıyoruz. Bu
yüzden bence sadece 8. sınıfta 2 ya da 3 sınav yapılmalı. Söz konusu
derslerden yapılan sınavlar neticesinde öğrenciler yerleştirilmeli.
Türkiye’nin
yapısı, açık uçlu sınavlara uygun değil. Okullarımızın arasında fiziki
ve niteliksel farklar mevcut. Bu durumda düzeyleri aynı olmayan
öğrencilere sorulan bu sorular pek de adil olmayacaktır. Öğretmenlerin
de zaten not verme kriterleri birbirinden çok farklı. Açık uçlu
sınavlarda standardı sağlamak nasıl mümkün olacak? Sınavların iki günde
yapılması hem mevcut derslerin işleyişi için uygun değil hem de
öğrenciler aynı gün 3 sınava girecekse bu sağlıklı olmayacak.
Öğretmenlerin farklı okullarda gözetmenlik yapacağı söyleniyor.
Öğretmenler oradan oraya gidecek, köy okulları var, bunlara kim gidecek?
Yönetme yönergesinde 5, 6, 7 ve 8. sınıflarda öğrencilerin
yeteneklerinin izlenmesi gerektiği vurgulanıyor. Bu yönerge şu an pasif
durumda. Bunun aktifleştirilmesi ve öğrencilerin gelişiminin izlenmesi
gerekiyor.”
Bahçeşehir Üniversitesi Rektör Danışmanı Turgay Polat: 6 sınav bir haftaya yayılmalı
“Sınavın
sayısı az da olsa çok da olsa öğrenci üzerinde bir kaygı oluşturuyor.
İki gün üst üste 6 sınav yapılacak. Bu da bir sınav haftasının oluşacağı
anlamına geliyor. Bunun için veli ve öğrencilerde bir kaygı oluşacak ve
bir hazırlık süreci olacak. Belki bu sınavları bir haftaya yaymak daha
doğru olabilirdi. Kanaat notu yerine yıl sonu bitirme notunun
kullanılması daha mantıklı. Benim kanaatim hesaplama yönteminin
değişmesi gerektiği yönünde. İstatistiki açıdan doğru hesaplayan bir
sistem olmalı bunun yerine. Açık uçlu sınav sisteminin ben de
arkasındayım. Bu sistemle öğrencilerin bireysel yetkinliği ortaya
çıkacaktır. Bunun değerlendirilme aşaması da yabancı ülkelerde olduğu
gibi bilgisayar sistemleri ile denetlenebilir. Son olarak bu kadar sınav
yapılıyorsa, bu model okullar ve eğitim sistemi ile ilgili
değerlendirmeler sunmalı ve sorunlara çözüm bulmalıdır. Önemli olan
cesur olup elde edilen bu verileri sunmaktır.”
SETA Eğitim Koordinatörü Bekir Gür: Dershanelere hâlâ ihtiyaç var
“Bakan
‘merkezi sistemi kaldırıyoruz’ diyor ama 12 sınavla yine merkezi
sisteme devam ediliyor. Dershanelere duyulan ihtiyaç da bu sistemle
ortadan kalkmıyor. Eğitim merkezinde bakanın da söylediği gibi öğretmen
var. Öğretmene güven ile etik kurallar içinde, kontrolle sınavları
yapmalıyız. Öğretmene güveni ortadan kaldırdığımızda, öğretmen
kalitesini yeterli miktara getirmediğimizde insanlar dershaneye gidecek.
Hukuki olarak kaldırılsa bile yeraltında bu iş gerçekleştirilecek. Yine
eğitime, parası olan devam edecek. Eğitim sistemimiz orta halli
öğrenciye de imkan sağlayacak nitelikte olmalı.”
- Zaman
Kaynak: http://www.egitimekrani.com/haber.php?haber_id=45832#ixzz2eLM6baAg
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder